Dünya senden ibaret değildi. Keşke dünya senden ibaret olsaydı.

5 Mayıs 2011 Perşembe

bak, bu benim kalbim

Uykusuz, içi kahve doluyum. Keyifli bir yorgunum. Hayatım boyunca 58374982897920984 defa evi pırıl pırıl yaptım. Bir o kadar defa da duş aldım. Hiçbir şey açılan kozalak sesi ve uykudan uyanıp meme isteyen bebekten huzurlu değildi. Uyurken özlediğim küçük bir yüzü vardı. Dünyadaki en temiz şeydi ve hızla kirlenecekti. Beyninin içine edecek birileri illa olacaktı. Oda zamanla bunu alışkanlık haline getirecekti. Paslı bir neşter olacaktı. Kesildiği biçimlerde kesecekti. 2726286 görüşmeyi erteleyecek, hayallerini gerçekleştirmeden ölecekti.

İnsan ölmeden önce saçını bir kere kazıtmalı ve kırmızıya boyatmalıydı fikrimce. Pjamaları ile bakkala gidip ekmek almalı, sıcaksa kıyısını yemeliydi. Yüzme bilmese de kendini atabilmeliydi ilk gördüğü denize en az bir kez. Bir sokak çocuğuyla yemek yemeli ve bütün selpaklarını almalıydı. Bunu çok sık yapmalıydı. Bunu alışkanlık haline getirmeliydi. Kötü bir devirde yaşıyoruz. Ve bu bizim suçumuz.

-          paranoidsin, kafayı yersin haklısın. dedim.
-          paranoidsin? derken. kötü bir şey mi söylediğin
-          başkalarına karşı duyulan güvensizlik ve aşırı kuşkuculuk demek. Sen karar ver, söylediğim iyi bir şey mi ? kötü bir şey mi ?
-          kötü bir şey gibi ama öyle olmak lazım bu devirde
-          …

paranoid olmak istiyorum. Ayak uydurmak devrim insanına. Hem bu beni birkaç adım öne taşır. Dört nala koşarım. Arada arkama döner koşmayı kesmeden. “Ha ha bana bakın nasılda koşuyorum hızla batmak, dibin en dibini görmek için… siz pinekleyin, olduğunuz yerde sayın ölene kadar dünyanın bütün adamlarını becereceğim. Bakir olduğunu söyleyen adamlara inanmış gibi yapıp bakirliğini alacağım sonrada sırtımı dönüp gideceğim. Nasıl olsa yalan söylemiştir. en namuslu adamı bulup ondan çocuk doğuracağım. aynı zamanda başka adamlara da bakacağım. başka adamlarla da………….Ant içerim” derim.
(boşluk sizin)

Çantamdan karışık bir kafam var. bütün kadınların kafasının karışık olduğunu bilmek berbat. Kafası karışık kadınlar kesin bir dille özler, gider ve susarlar.
kalabaydık. ben ben ben vardık. ateş eder gibi oluyor böyle söyleyince. Güzel oluyor. hep söylerim.
Bi arkadaşım vardı. Ceplerinde taş taşırdı. “Kendi ağırlığın yetmiyor mu bacım” derdim. O da elini cebine atıp yamuk bir kalbi andıran bir taş çıkarırdı. “Bak, bu benim kalbim” derdi. Gülerdik. Ağlamamız gerekirdi ama gülerdik. (hala yerde gördüğü şekli bir şeye benzeyen ve renkli taşları ceplerinde biriktiriyor.) ve devlet bunun için ona para ödemiyor. Ödemesi gerekiyor mu? Bilmiyorum.

986352 defa yanıldım. bi o kadar da kaybettim. Ne daha az ne daha çok kazandım. Çok sabitti sayılarım. Ve hayatımdaki insanların en sabit şeyiydim. 829371289381909229082093 defa gitmedim. bi o kadarda kaldım. İkisi aynı şey miydi? Hiç bilmedim. Başka kadınlara soyunup kendime hiç giyinmedim. biraz marla biraz annem en çok da furuğ oldum. furuğ kalayım dedim. Ağır geldi. Kaldırımların canını yakmanın manası yoktu. ayrıca en sevdiğim topuklu ayakkabılarımın çakmasını üreten firmaya saygı duydum bu akşam. Topuk boyunu daha uzun tutmuşlar ve ayakkabı daha şık olmuş. Herneyse.

Sevgilim eski, bu gece çok zavallı görünüyordun. sadece benim değil herkesin dikkatini çektin. Arkamdan geçen tanımadığım adamlar bile “adama bak denyo aq” dediler. Sana hep birlikte tebrik koyduk. nazarlattık. Bir okut üflet kendini emi.

Sayaçları sıfırlanmış bir saat gibiyim bu akşam. Tam tamına 1877842836428734 defa böyle hissettim. Bi o kadar da aslında öyle olmadığını anladım. 238798 defa sustum. bi o kadar da söyleyecek bir şey bulamadım.

Kafası çantasından karışık kadınları alnından öper.
Cüzdanımı ve telefonumu cebinde taşıyan adama taparım.
Aslında ben çok önemli bir şey söyledim demin
hah işte onu anlayan kişiye de gözümü kırpmadan ölürüm.

unutmadan.
ben, 98789773978389237 defa öldüm. bi o kadar da doğdum.

Çiğdem taş

1 yorum:

  1. harika...böle özgürçe doğrudan kendini iafede edebilmek ve hayata böle karmaşık ,hoşgörülü,bi o kadar da sitemkar bakabilmek ...hiç tanımadığın ve hiç tanımadığım biri olarak iki kelime izninle
    1-cepine taş taşımak neyse...ama bu benim kalpim demek önce kendine haksızlık değilmi unutma ki ne ekersen onu biçersin doğru biz erkekler biraz dengesizlik var direk olarak itiraf ediyorum bunu siz kadınlarda biz erkeklerde biliyoruz ama kabullenmiyoruz..
    ve hemen ekliyorum siz kadınlarda masun değilsiniz bunu da söleyeyim unutmadan ..
    2-tabi ki istediğin herşeyi yapabilirsin istediğin zaman, istediğin kişi ile..ama untma ki ne verdiğin ,ne kattığın ,ne ne hak ettiğin çok önemlidir.çünkü;alacakların bunlara bağlıdır..
    3-untma ki kalp bir organdan ibarettir..nakl edilebilir..ama yürek insanda bir tanedir egere taşınmasını bilirsen hep senle dir sana herşeyi kazandırır..yok taşıyamaz isen işin bitmiştir..çünkü nakli yoktur...
    biradaha ölmemen dileği ile hoşçakal
    not;bu sabah kalk ılık bir duş al ve aynanın karşısına geç..gördüğün herşey önemsiz ta kendi yüreğine bak işte senin için tek gerçek ve önemli olan o dur...

    YanıtlaSil