I.
Canım leblebi tozu istedi bide yerken o tozu püskürtecek bir surat. Hadi kap bir leblebi tozu da gel sevgili. Yere saçılan yalanlarla oynar oyalanırız biraz. “Kocaman kadın oldun” deyip kestirip atma beni sakın. Çocuk olmaya ihtiyacım var bu gece. Biliyor musun? Çocukların şüpheleri olmaz, her şeye inanırlar. Çocuk olup sana inanmak istiyorum.
Yoksa bu şüpheli kadın hallerimle sana inanmam. O yüzden uzatmada oyuncak arabalarını da al gel. Birlikte istediğin galeriyi kuralım. Biliyor musun? İmkansız kavramı çocuklar için yok. Çünkü anlayabilecekleri bir kavram değil. Bu sebepten evcilik oynayabiliriz seninle. Sen baba ol ben anne. Bizim Hasibe bebekte çocuğumuz olsun ama adını Eylül koyalım. Şimdi sen oğlun olsun da istersin. Benim erkek oyuncak bebeğim yok. Ama şu yanakları kokulu lahana bebeğimin pembe saçlarını kesersek bir oğlumuz da olabilir. Onunda adını sen koy. Sıkılınca evciliği bırakıp başka oyunları da oynayabiliriz hem. Büyükler gibi ayrılmamıza gerek kalmaz.
II.
Bugün uçurtma uçurdum yedi yaşında yeni tanıştığım bir arkadaşımla. Ona öyle imrendim ki anlatamam. Tek düşüncesi daha da yukarı uçurabilmekti uçurtmasını. Ve tek korkusu ipin kopup uçurtmanın kaybolmasıydı. Oda ben gibi Fenerbahçeliymiş az buçuk futbol muhabbeti de yaptık. “Abla be futbolu seven kız olur mu hiç” demesin mi bana. Olur dedim niye olmasın bir gün yine karşılaşırsak ve bi futbol topu olursa yanımızda tek kale bir maç bile yaparız seninle dedim. Beni yeneceğinden emin emin hınzırca “Ama kaybedersen üzülmek yok” dedi ve gülümsedi. Biliyor musun? Sırf o masum gülümsemeyi yakalamak için dudaklarımda çocuk olabilirdim bugün.
III.
Hım yeri gelmişken bana verdiğin sözleri unutma sakın. Bulutların arasında uçacaktık seninle, ayaklarımız yere bastığında da bir sürü fotoğrafımı çekecektin.
Bir şey soracağım. Sen hiç küçükken babanın eşyalarını giydin mi? ben anneminkileri giyip makyaj yapardım kendime birde kahve rengi topuklu ayakkabıları vardı annemin önden fiyonklu. Onları giyip merdivenlerden yuvarlanmıştım. Ama kanayan burnuma dirseklerime değil. Annem yüzümü yıkadı diye çıkan makyajıma ağlamıştım.
Biliyor musun? bir tek çocukların şüpheleri olmaz. Bu yüzden artık masum gülümsemiyorum.
Çiğdem Taş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder